Üzerinden 103 yıl geçmesine rağmen; bir milletin kaderini kendi ellerine alma mücadelesi bugün unutulmuyor. Nasıl unutulsun ki? Sadece askeri bir zafer değil, bu özgürlük mücadelesi bundan 100 yıl sonra bile ‘zafer’ olarak kutlanacak.
30 Ağustos, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verilen mücadele, milletimizin birlik ve beraberliğinin en güzel örneğidir. Sadece düşmanı yenmekle kalmadık, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmış ve özgürlüğün kapıları sonuna kadar açılmıştır. Atatürk’ün, “Milletin bağımsızlığı, yine milletin azim ve kararıyla kurtarılacaktır” sözleri, 30 Ağustos’un ne kadar anlamlı ve değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
Bizlere düşen görev geleceğimizin teminatı olan gençlere, 103 yıl önce verilen özgürlük mücadelesini aşılamak, ülkemizin geleceği için en büyük teminattır. Unutmamak gerek; bağımsızlık kolay kazanılmaz. Ulus ve millet bilinciyle gençlerimize geçmişimizi aşılamamız gerekiyor. 30 Ağustos, barışın, özgürlüğün ve milletçe omuz omuza verme ruhunun da simgesidir. Bu anlamlı ve güzel günde, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatan uğruna canlarını feda eden tüm kahramanlarımızı minnetle anıyorum.
Köşemi Atatürk’ün şu sözleri ile bitirmek istiyorum; “Zafer, "Zafer benimdir" diyebilenindir. Başarı ise, "Başaracağım" diye başlayarak sonunda "Başardım" diyebilenindir”
Zafer Bayramımız kutlu olsun!