Türkiye’nin önemli meyve ve tarla bitkileri üretim bölgelerinde yaşanan ani don olayları, tarım sektörünü derinden sarstı. Özellikle son haftalarda etkili olan soğuk hava dalgalarının üreticiye verdiği zarar büyük boyutlara ulaştı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Denizli Meyve ve Sebze Komisyoncuları Derneği (DEMESKO) Başkanı Halil Öztürk, meyve üretiminde bu yıl büyük kayıplar yaşanacağını, bunun da iç piyasa ve ihracat fiyatlarını ciddi şekilde etkileyeceğini söyledi.

Başkan Öztürk, “Üzüm, elma, kiraz, erik ve kayısı gibi ürünlerde çok ciddi don zararları yaşandı. Özellikle elma ve asma yaprağı üretimi açısından çok kötü haberler geliyor. Bu yıl sarma sever bir toplum olarak yaprak bulmakta bile zorlanabiliriz” dedi. Türkiye’nin birçok bölgesinden gelen hasar bilgilerini değerlendiren Öztürk, bazı üretim alanlarında meyvenin tamamen yok olduğunu, zararın yer yer yüzde 100’e ulaştığını belirtti.

“Üreticiler çaresiz kaldı, koruma tedbirleri etkisiz”

Geceleri -14 derecelere kadar düşen hava sıcaklıklarının, üreticilerin klasik yöntemlerle aldığı tedbirleri yetersiz bıraktığını vurgulayan Öztürk, “Ateş yakmak, naylon örtmek gibi yöntemler bu şiddetteki donda işe yaramadı. Şu an meyve ağaçları buzla kaplandı, bahçelerde neredeyse hiç çiçek kalmadı. Bu yıl meyvede kayıp yıl olacak” diye konuştu.

Ordu’da nefesler tutuldu… Denizlispor’un ilk 11 belli oldu! Ordu’da nefesler tutuldu… Denizlispor’un ilk 11 belli oldu!

“Fiyat artışları kaçınılmaz, yaz ayları zor geçecek”

Yaşanan don olaylarının piyasaya da ciddi etkileri olacağını belirten DEMESKO Başkanı Halil Öztürk, “Depolardaki ürünler tükendikten sonra yaz aylarında fiyatlardaki artış çok daha hissedilecek. Özellikle erik, nektarin, armut, kiraz gibi ürünlerde yüksek fiyatlarla karşılaşacağız. Arz düşerse fiyat artışı kaçınılmaz olur. Şu an hal fiyatlarında yüzde 10 civarında bir etki hissediliyor ama bu etki, yazın çok daha belirgin hâle gelecek” ifadelerini kullandı.

“Çiftçi desteklenmezse üretim sürdürülemez”

Halil Öztürk, üreticilerin ayakta kalabilmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:

“Borçların ertelenmesi, faizsiz ya da düşük faizli kredi imkânları sunulması gerekiyor. Tarımsal sulama bedelleri en az yüzde 50 sübvanse edilmeli. TARSİM sahaya inip gerçek zarar tespitlerini hızla yapmalı. Bu destekler olmadan tarımsal üretimin sürdürülebilir olması çok zor.”

“İklim değişikliğiyle birlikte üretim planlaması şart”

Erken ekim yapan üreticilerin don zararından daha çok etkilendiğini belirten Öztürk, iklim değişikliği nedeniyle artık daha dikkatli ve planlı üretim yapılması gerektiğini ifade etti. “Çiftçilerimizin erken ekimden kaçınması, ürün seçiminde iklim risklerini dikkate alması hayati önemde” diyen Öztürk, ülke genelinde yaşanan zararın tam boyutunun ancak sıcaklıkların mevsim normallerine dönmesiyle netleşeceğini belirtti.

“Üreticiye eğitim verilmeli”

Yaşanan doğa olaylarından yara almamak adına üreticiye olumsuz doğa olaylarına karşı eğitim verilmesi gerektiğini de söyleyen Öztürk, “Tarım planlaması yapılırken de soğukla , sıcakla gibi istenmeyen doğa olayları ile de mücadele ve tedbir de planlama kapsamına alınarak üreticiyi bilgilendirme eğitimleri verilmeli” dedi.

“Eksik ürünleri ikame etmek adına geçici izin verilmeli “

Eksik ürünlerin ikame edilmesi adına geçici ithalat izni verilmelisi gerektiğini de söyleyen Öztürk, “Ayrıca bu yıl etkilenen alanların tespiti yapıldıktan sonra eksik olan ürünler için  piyasayı dengede tutmak için bazı ürünlerde geçici olarak ithalat izni de verilmelidir” dedi.

Muhabir: MURAT DEMİRBİLEK