Denizli Haber - Pandemi döneminde tüm dünyanın yüksek enflasyonla mücadele etmek için faiz artırma yoluna gittiğini hatırlatan Şenel, Türkiye’nin ise bu süreçte ters bir yol izlediğini söyledi. “Bütün dünyadaki merkez bankaları enflasyonu aşağı çekmek için faizleri yukarı çekerken, biz tam tersini yaptık. Faiz indirerek enflasyonu azdırdık.” ifadelerini kullanan Şenel, bu politikaların 2023 seçimlerine kadar sürdürüldüğünü ve bu dönemde iş dünyası ile muhalefetin uyarılarına rağmen iktidarın tutumunu değiştirmediğini belirtti.
2023 sonrasında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in göreve gelmesiyle birlikte faiz artışlarının başladığını ancak bunun geç kalındığı için yeterli olmadığını dile getiren Şenel, artık faiz artışlarının tek başına çözüm olamayacağını vurguladı. Şenel: “Bugün faiz tek başına bir argüman olmaktan çıktı. Bir sürü politikada tutarlılığa ihtiyaç var.” dedi.
“İhracat Rakamları Artıyor Ama Gerçek Resmi Yansıtmıyor”
Türkiye’nin ihracat verileriyle övünülmesini de eleştiren Şenel, artan ithalat rakamlarına dikkat çekerken “İhracatımız arttı deniyor ama içerideki TL maliyetlerimiz artıp dolar kuru aynı kaldıkça bu ihracat bize para kazandırmaz. İthalat da artıyor. Bu tablo gerçekleri yansıtmıyor.” ifadelerini kullandı.
“300 TL ile Pazara Giren Vatandaş Ne Alabiliyor?”
Ekonominin reel etkilerini vatandaşın cebinden değerlendirmek gerektiğini söyleyen Şenel, kamuoyuna sunulan ekonomik verilerin halkın yaşadığı gerçekleri yansıtmadığını savundu. Şenel: “Sade vatandaşa şunu sormak lazım? 3 ay önce elinde 300 TL ile pazara girdiğinde alabildiğin şeyi, bugün yine 300 TL ile alabiliyor musun? 500 TL ile markete girdiğinde durum ne? Bu soruların cevabı bize Türkiye’deki ekonominin gerçek durumunu gösterir.” dedi.
