Denizli Haber-Kıbrıs Türk halkının özgürlüğü ve huzuru için 20 Temmuz 1974’te gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın 51. yıl dönümü tüm yurtta olduğu Denizli’de de unutulmadı. Kıbrıs Barış Harekatı’nda görev alan ve çıkarma gemileri ile adaya çıkan ilk Türk askerlerinden olan Muharip Gaziler Derneği Denizli Şube Başkanı Hamdi Helvacılar, “Silahsız, günahsız çocuklarımız, aileler, köylüler katledilmeye başlanmıştı. Türk milleti olarak üzerimize düşeni yaptık” dedi.

“DEVLET BÜYÜKLERİMİZ SESSİZ KALMADI”
“Aradan tam 51 yıl geçmiş… O günlerin 20 yaşındaki gençleri bugün artık 72-73 yaşlarında. O yaşlardan bu yaşlara gelen insanlar olarak, bu harekâtın bir parçası olmuş olmaktan büyük onur ve gurur duyuyoruz” diyerek sözlerine başlayan Başkan Helvacılar, “Kıbrıs, bizim için Atatürk’ün de vurguladığı gibi çok önemli bir yerdir. ‘Elimizin altında olması gerekir’ diyerek bu konudaki görüşünü açıkça ifade etmiştir. 1963’lü yıllardan itibaren oradaki Rum ve Türk halkları arasında gerginlikler başlamış, Yunanistan’daki cunta yönetiminin kışkırtmalarıyla bu durum 1974’e kadar iyice içinden çıkılmaz bir hâl almıştı. 15 Temmuz 1974’te Nikos Sampson denilen terörist, Kıbrıs'ta darbe yaparak yönetimi ele geçirdi. Bu olayın ardından silahsız, günahsız çocuklarımız, aileler, köylüler katledilmeye başlandı. Bunun üzerine devletimiz devreye girdi. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit ve yardımcısı Necmettin Erbakan bu duruma sessiz kalmadılar. 20 Temmuz öncesinde Türkiye’de büyük hazırlıklar vardı. Ancak BM nezdinde ve ABD’den “Çıkarsanız vururuz” tehditleri gelince 6. Filo’nun Akdeniz’e çekildiği günleri yaşadık” dedi.

“HEDEFE KİLİTLENDİĞİMİZDE GÖZÜMÜZ HİÇBİR ŞEYİ GÖRMEZ”
“Türk milleti olarak üstümüze düşen görevi yaptık” diyerek sözlerine devam eden Helvacılar, “Ama biz Türk milleti olarak, onurumuza, şerefimize dokunulduğunda, sonucu nereye varırsa varsın, hedefe kilitlendiğimizde gözümüz hiçbir şeyi görmez. 20 Temmuz 1974 sabahı da işte böyle bir gündü. Sahil kıyılarında, ülkemizin dört bir yanından gelen birliklerle, havadan ve denizden çıkarma yapıldı. Bizler de o harekâta katıldık. Gemiyle, uçakla, helikopterle gerçekten etkili ve başarılı bir çıkarma oldu. Bu bir uyarıydı. Kayıplarımız da oldu ama sonunda bu mücadele yerini buldu. Cenevre’de yapılan görüşmeler ve BM girişimleriyle, Rum ve Türk taraflarının bir araya gelmesine rağmen sonuç alınamayınca, 14 Ağustos 1974’te ikinci bir harekât gerçekleştirildi. Bugün Kıbrıs’ta ulaştığımız sınırlar, bu ikinci harekâtla sağlandı” diyerek süreci değerlendirdi.

“KIBRIS’IN TAMAMINI ELİMİZİ KOLUMUZU SALLAYARAK ALABİLİRDİK”
“Kıbrıs’ın tamamını almak içten bile değildi” diyen Başkan Helvacılar, “Keşke o gün, yani 51 yıl önce, Kıbrıs’ın tamamını alabilseydik. Biz askerler olarak, bu trajedilerin bir daha yaşanmaması için, elimizi kolumuzu sallayarak adanın tamamını almak içten bile değildi. BM’nin uyarılarını dinlemeyip adanın diğer tarafına da ilerlemek mümkün olabilirdi ama dönemin siyasal koşulları, uluslararası baskılar ve devlet politikaları buna engel oldu. Yöneticilerimiz, devlet büyüklerimiz bu nedenle süreci frenlemek zorunda kaldı. Bugün hâlâ zaman zaman yaşadığımız olaylar karşısında, bu yaşımıza rağmen, devletimiz bize bir görev verdiğinde göğsümüzü gere gere, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve TSK’nın yanında olduğumuzu bildirmek isteriz. O harekât sırasında ve sonrasında şehit olan tüm kahramanlarımızı rahmetle ve minnetle anıyoruz. Onları unutmadık, unutmayacağız. Allah’tan hepsine rahmet diliyoruz. Sağlıklı ve huzurlu günlerde, vatanımızın birliği ve bütünlüğü için her daim hazırız” ifadelerini kullandı.





