Denizli Haber-Zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını da içeren torba kanun teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda kabul edildi ve yasalaştı. Geçtiğimiz hafta TBMM'de birkaç gün boyunca oylanan kanun teklifinin tamamı, 199 oya karşı 255 oyla kabul edildi. 21 maddeden oluşan kanun teklifi kamuoyunda büyük tartışma yarattı ve muhalefet partileri tarafından sert şekilde eleştirildi. İYİ Parti adına TBBM’de söz alarak konuşan Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, “Bu yasa, doğa düşmanıdır; hukuk düşmanıdır, kamu düşmanıdır” diyerek tepkisini dile getirdi.
“RANT ALANINA DÖNÜŞTÜRME PLANIDIR”
Partisi adına TBMM Genel Kurulu’nda söz alarak konuşan Öztürk, teklifin tamamına karşı olduklarını net şekilde ifade etti. “Bu yasa sadece birkaç madde değil, bir zihniyetin belgesidir” diyen Öztürk, “Doğayı, hukuku, toplumsal vicdanı aynı anda hedef alan bu düzenlemeye yalnızca teknik değil, vicdani ve ahlaki bir retle karşı çıkıyoruz. Bu yasa, doğa düşmanıdır; hukuk düşmanıdır, kamu düşmanıdır. Bu teklif, doğayı talan etmenin yasal kılıfıdır. Zeytinlikleri, ormanları, meraları; kamu varlıklarını birer rant alanına dönüştürme planıdır” diye konuştu. Öztürk, düzenlemeyle kamu yararının tamamen göz ardı edildiğini vurguladı.
“ÇED SÜRECİ TAMAMEN İŞLEVSİZLEŞTİRİLİYOR”
Kanunun 1. maddesiyle birlikte Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçlerinin içinin boşaltıldığını belirten Öztürk, artık projeler için “ÇED olumlu” kararı olmadan teşvik ve ruhsat alınabileceğine dikkat çekti. “Bu, bilimsel değerlendirmeyi dışlayan, toplumun katılımını yok sayan açık bir çevre ihanetidir” diyerek sözlerine devam eden Öztük, “Anayasa’nın 56. maddesi fiilen rafa kaldırılmaktadır. Zeytin ağacı bu toprakların kutsalıdır; onu feda eden bu ülkenin geleceğini de satar. Zeytin ağacına düşmanlık, bu topraklara düşmanlıktır. Zeytin barışı, tarihi ve üretimi temsil eder. Onu yok etmek, geleceğimizi yok etmektir. Ormanlar bedelsiz devredilecek, Vatandaşın toprağı aceleyle alınacak. Bu, açık bir mülkiyet hakkı gaspıdır. Ormanları, köylünün toprağını şirketlere peşkeş çeken bir anlayışla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.
“BU YASA YALNIZCA YANDAŞLARIN YÜZÜNÜ GÜLDÜRÜR”
Kanundan ne köylünün ne çiftçinin ne çevrecinin ne hukukçuların memnun olduğunu belirten Öztürk, “Bu yasa sadece yandaş büyük sermaye gruplarına hizmet ediyor. Devleti şirket gibi yöneten bir zihniyetin ürünüdür. İktidara yakın şirketlere sınırsız ruhsat, denetimsiz alan, bedelsiz kamu malı sunuluyor. Bu düzenlemeyle kamu değil, rant kollanıyor. Bu teklif yalnızca bugünü değil, geleceğimizi ipotek altına alıyor. Biz doğayı savunmaya, hukuku korumaya, vatandaşın sesi olmaya devam edeceğiz. “Bu talan yasasına hayır! Bu hukuk dışılığa hayır! Bu doğa katliamına hayır!” dedi.