Onlar sadece smaç vurmuyor, sadece blok yapmıyor ya da set kazanmıyor. Onlar, yıllardır bu ülkede kadın olmanın zorluklarına rağmen dimdik ayakta duran milyonlarca kadına umut veriyor, ilham oluyor. Sporun sadece erkek egemen bir alan olmadığını, yeteneğin cinsiyete bakmadığını, “birlik” olmanın neleri mümkün kılabileceğini gösteriyorlar.
2023’te kazandıkları FIVB Milletler Ligi şampiyonluğu, ardından gelen Avrupa Şampiyonluğu ve dünya sıralamasında zirveye çıkmaları, sadece bir spor başarısı değildi. Bu, inancın, emeğin, sistemli çalışmanın ve kadın dayanışmasının büyük bir zaferiydi. Zehra, Ebrar, Eda, Vargas, Cansu, Gizem… Her biri farklı karakterde, farklı özellikte ama aynı amaç uğruna ter döken bu takım, bireysellikten kolektifliğe geçişin en güzel örneği. Saha dışında da duruşlarıyla, açıklamalarıyla, yaşadıkları zorluklara rağmen başarma azimleriyle hepimize birer rol model oldular.
Ancak başarı sadece altın madalya ile ölçülmez. Filenin Sultanları, bu ülkenin genç kızlarına "Sen de yapabilirsin" dedirttiği için, voleybol salonlarını binlerce çocuğun hayaliyle doldurduğu için zaten kazandı. Belki de en büyük zafer, bu ruhu yaratmaktı.
Ama işin en güzeli şu: Onlar hâlâ durmadı. Hedefleri, sınırları ve hayalleri genişlemeye devam ediyor. Şimdi gözler, yarın oynanacak Dünya Voleybol Şampiyonası finalinde İtalya ile karşılaşacağız. Kazansalar da, kaybetseler de, onlar bizim gönüllerimizin sultanları…
Teşekkürler Filenin Sultanları…
Kazandığınız her sayı, bu ülkeye inanç olarak dönüyor.