Denizli Haber - Denizli Sanayi Odası Meclis Başkanı ve Çardak Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Okan Konyalıoğlu, 2025 yılının üretim ve ticaret açısından zorlu geçtiğini belirterek, “2025, 2024’den farklı değildi. Zorlandığımız 2 yıl geçirdik. Temsilcisi olduğum organizasyonlarda da Denizli Sanayi Odası olsun Organize Sanayi Bölgesi olsun buralarda aktif çalışmalarımızı devam ettik. 2026’dan da her zamanki gibi ümitliyiz” dedi.
"Arazilerimizin büyük olması ölçekli bütçelerle yatırım yapmayı gerektiriyor"
Çardak Organize Sanayi Bölgesi’nde 18 firmanın aktif yatırım ve üretime başladığını aktaran Konyalıoğlu, sektör çeşitliliğinin artmasından memnuniyet duyduklarını söyledi. Konyalıoğlu, “Arazilerimizin büyük olması ölçekli bütçelerle yatırım yapmayı gerektiriyor. Şuanda da aktif görüşme halinde olduğumuz 4-5 yatırımcı var, şehir dışından. 2026’da da 2-3 tanesi gerçek olur diye tahmin ediyorum” şeklinde konuştu.
Konyalıoğlu, Çardak Organize Sanayi Bölgesi’nin avantajlarını da vurgulayarak, “Bölgemizin yanında serbest bölge, havalimanı ve demir yolu bulunuyor. İstanbul-Antalya otoyolu ile Denizli- Antalya arasındaki ulaşımın ilk adımları atıldı. Dünya ile bağlantı için gerekli olan liman ulaşımları 1 saate ve 2 saate düşüyor kara yolundan. Türkiye’deki demir yolu operasyonları da gelişirse Çardak Organize Sanayi Bölgemiz bence farkındalığı olan Organize Sanayi Bölgesi haline gelecek. Arazilerimizin büyük olması büyüme hevesinde olan kurumlara gelecek vaat ediyor” ifadelerini kullandı.
"Gelecekle ilgili gereken dersleri aldığımız zaman daha sağlıklı kararlar verebiliriz"
Ekonomik belirsizliklerin işletmelerin strateji geliştirmesini zorlaştırdığını vurgulayan Konyalıoğlu, “Firmaların, kurumların ve insanların yaşam çizgilerinde inişler çıkışlar her zaman olur. Bu seferki biraz uzun sürdü. Burada şöyle bakmakla gerektiğini inanıyorum. Gelecekle ilgili gereken dersleri aldığımız zaman daha sağlıklı kararlar verebiliriz. İlk defa bu sene günü kurtarmak ayı kurtarmak, haftayı kurtarmanın peşinde koşarken gelecekle ilgili stratejilerimizi öngöremediğimizi fark ettim. Bu sadece ekonomiyi soğutma çabaları ile alakalı değil. Artık öngörülemez bir yaşam şeklinin, hem kurumlar için olduğu gibi insanlar içinde yeni normal haline geldiğini görüyorum. Her gün sabah yeni bir dünya kurulmaya başladı. Alıştığımız yaşam şekli alıştığımız iş yapma şekli, alıştığımız iş modellerinin değiştiğini öngörüyorum” dedi.
“2024'de ve 2025'te karşılaştığımız birçok zor şartların biraz daha yumuşacağı kanaatindeyim” diyen Konyalıoğlu sözlerine şu şekilde devam etti: “Her sektörün muhatap olduğu süreç farklı ama Denizli’nin ana lokomotifi olarak kabul edilen tekstil sektörünün küçüldüğünü görüyoruz. Denizli’de de yapısal bir değişim var. Diğer taraftan sanayisizleşme süreci çok net görülüyor. 200 bin kişi kadar iş gücü kaybı var sanayide. Bu 200 bin kişilik blok iş gücü kaybının komple hizmet tarafına kaydığını görüyoruz. Sanayi çalışanın sanayi iş görenin farklı çalışma tarafına gittiğini sahil işlere yöneldiğini görüyoruz. Üretimin olmadığı bir yapının sürdürülebilir olmadığı bir gerçek. Hizmetinde üretimden gelen tasarruflara satacak. Burada bir sorun görüyorum. Bu sorun sadece 2026'da değil 2027, 2028’lere kadar karşımıza çıkacak gibi görünüyor çünkü bu süreçte üretimin neferleri çok örselendi.”