Denizli Haber - Oktay Mersin, “2025 zor bir sene oldu. Sebebi belli enflasyonun yüzde 100'e kadar çıkması hatta bazılarına göre yüzde 150 olması. Bazılarına göre yüzde 70 ama yüksek. Sonuçta biz yüzde 8-9- 10’lardan buralara geldiğimiz için çok yüksek. Burada doğru politikaların tam uygulanmadığını gördük. Kurallar belli. Bu kuralar çerçevesinde yürüdüğümüz zaman. Şuan da o çerçeve etrafında yürüyoruz. Bizler iş dünyası olarak. Bugünkü uygulanan politikayı destekliyoruz. Aklın yoklu bir olan politika. Nedir? enflasyon yüzde 70 ise faiz bir miktar üzerinde olacak. Niye faiz yüksek olacak? paranın dolaşımdan çekilmesi için. Buda ne demek talebin kısılması demek. Talep kısılırsa fiyat düşer. Enflasyon düşer. Böyle yapılması tek geçerli yol mu? Tabii ki geçerli değil. Desteklemesi, kamunun desteklemesi, bunu destekleyecek başka kurallarda vardır. Ama şu bir gerçek, faizlerin enflasyonun üzerinde olmasıydı” dedi.
"Denizli, sanayi ve ticaret ile anılan bir şehir"
Denizli özelinde de durumun zor olduğunu vurgulayan Mersin, “Denizli, sanayi ve ticaret ile anılan bir şehir. Sıkı para politikası ve döviz üzerindeki baskı, ihracatçı ve üreticilerimizi etkiledi. Denizli özelinde biraz daha sıkıntı fazla bence ülkenin diğer kesimlerine baktığımız zaman. Bundan hepimiz nasibimizi alıyoruz. “Üretim olmadığı zaman ne oluyor?” Çalışanlar sayısı azalıyor. Bazı fabrikalar kapatılıyor. İflaslar, işi bırakmalar ve buna benzer şeylerde oldu” ifadelerini kullandı.
Bazı sektörlerde zarar edildiğini belirten Mersin, “Üreticimiz zararına iş yaptı. Çark dönmesi için. Parası az olan veya krediye ulaşmada sıkıntı çeken, yüksek faizli kredi alanda işini kapattı. Düzelir burası büyük ülke” şeklinde konuştu.
"Ortak aklımızı birleştirmemiz gerekiyor"
Mersin, iş dünyası açısından uluslararası işbirliklerinin önemine değinerek şunları kaydetti: “TÜSİAD ile Çin ve Katar’ı ziyaret ettik. Katarda ayrı bir dünya var. Katarda sanayi kendi içlerinde yok. Dünyanın her tarafından satın almalar yapıyorlar. Böyle de paralarını değerli yapıyorlar.
Ortak aklımızı birleştirmemiz gerekiyor. Çin 35- 40 yıl önce bu politikayı belirlemiş. Çünkü aksi bir politika çıkmamış. Dünyanın en iyi okullarınızda gençlerini eğitmişler. Ve hepsi de yurda dönmüşler. Hepsi de ülke için çalışmışlar ve en üst düzey çalışanların yaş ortalaması 38. Türkiye’nin gelmesi gereken noktalardan bir tanesi bu. En iyilerden bir şey kapmak. “