Son yılların en sıcak yazının yaşandığı ülkemizde, bu yıl ardı ardına çıkan orman yangınları ciğerlerimizi yaktı. İzmir, Eskişehir, Çanakkale ve diğer illerde çıkan orman yangınlarında binlerce dekarlık ormanlık alanlar kül oldu. Peki sadece ormanlarımız, akciğerlerimiz mi yok oldu? Hayır doğal hayat da bu yangınlardan olumsuz şekilde etkilendi. Ormanlarda yaşayan binlerce canlı bu yangınlarda telef oldu.
Bir ormanlık alan fidanlar toprakla buluşturulduktan sonra türüne göre 20 ile 200 yıl arasında oluştuğunu biliyoruz. Kısacası yok etmek kolay ama yetiştirmek zor... Artık ormanlarımızı, yeşil vatanımızı korunmamız gerekiyor. Bunun için yetkili kurumlar, sivil toplum kuruluşları harekete geçmeli.
Peki ne yapmalıyız ve nasıl bir yol izlemeliyiz! Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı orman yangınlarıyla ilgili ilk adımı attı. Haberi ilk duyduğumda ormanlarımızın korunması için en doğru kararın alındığına sevindim. Çünkü orman yangınlarının çıkış sebebine bakıldığında birinci sırayı insan oluşturuyor. İnsan kaynaklı yangınlar, mangal, sigara izmariti ve sabotaj olarak sıralanıyor. Bunun önüne geçilmesi için küçük yaşta çocuklarımıza, gençlerimize orman sevgisini ve ormanların korunması konusunu aşılamamız gerekiyor.
Milli Eğitim Bakanlığı bu bağlamda yeni dönenim ilk ders ayında konusunu ormanlara ve orman yangınlarına ayıracak. İlk bir ay verilecek derslerde ve etkinliklerde öğrenciler orman yangınlarına karşı bilinçlendirilecek. Uzun lafın kısası ormanlarımızı korumak içinde eğitim şart olduğunu bilmemiz gerekiyor.
Herkese iyi hafta sonları