Gündem Haber-8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri sürerken, Üniversite İdari Personel Sendikası’ndan kamuoyuna sert bir açıklama geldi. Sendika yetkilileri, kamu işveren heyetinin sunduğu teklifleri eleştirerek, "Enflasyon üstü zam alınsın, geçmiş kayıplar telafi edilsin diye buradayız" mesajı verdi.
“ENFLASYONU MASANIN DIŞINA İTMİYORLAR”
“Teklif, ilk yıl için yüzde 10+6, ikinci yıl için yüzde 4+4 tür. Kamu işveren heyeti vermiş olduğu teklif ile yine bizi şaşırtmadı” diyen sendika, “Karalama kağıdına yazarcasına, alalade, enflasyonun içinde erimesi kaçınılmaz olan, memurun yarınlarını hesaba katmayan, çocuklarımızın eğitimine önem vermeyen, Merkez Bankasının, her üç ayda bir revize etmek zorunda kaldığı enflasyon tahminlerine bakılarak yazıldığı aşikardır. Biz enflasyon oranında zam sıfır zam dedikçe, inatla enflasyonun altında kalacak oranlar üzerinden pazarlık yapılıyor. Biz enflasyon doğrudan uygulansın, zam pazarlığı sonrasında olsun dedikçe, adeta enflasyonun dahil olmadığı zam olmaz dercesine, enflasyonu masanın dışına itmiyorlar” ifadelerini kullandı.
“KAMU ÇALIŞANININ HAKKI NASIL KORUNACAK?”
“Memuru TÜİK’in elinden kurtaracak, gerçekten alım gücü ile nefes almayı kolaylaştıracak bir mücadeleyi göremiyoruz” ifadelerini kullanan sendika yetkilileri, “Teklif verileli 3 gün oldu, bu üç günde, burada, yani toplu sözleşmedeki birinci muhatabımız Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde güçlü mücadele olması gerekirken, buraya kamp kurulması gerekirken, beş on dakikalık basın açıklamaları ile üye avcılığına çıkmanın derdindeler. Lafa gelince alanlardayız, eylemlerdeyiz deniyor, Bakanlığın önünden ayrılmıyoruz deniyor, ama burada üç gündür gördüğümüz görüntü, basın açıklaması yap devam et şeklinde. Bu şekil mücadele ile kamu çalışanının hakkı nasıl korunacak? Yarınları nasıl garanti altına alınacak? kamu çalışanları enflasyon zulmünden nasıl kurtulacak? Market sepetini nasıl dolduracak?”
YETKİLİLERE SERT TEPKİ
“Toplu sözleşme görüşmelerinin bugün 18. Günü, verilen teklif ortada, genel zam kısmında zerre kadar mesafe kat edilemediği gibi, diğer sorunlar ve işkollarına özel sorunlarda da en küçük adım atılmamış! Bine yakın taleple oturulan toplu sözleşme masasında, 18 gün geçmiş, yükseköğretim tazminatı nerede? Üniversite idari personelinin tayin sistemi nerede? 3600 ek gösterge nerede? Yardımcı hizmetler sınıfı nerede? Memur emeklileri nerede? Kamu mühendisleri nerede? Kamu şefleri nerede? Özel hizmet tazminatı diyordunuz, nerede? Mali hizmet uzmanlarında taşra ayrımı kalksın diyordunuz, nerede? Üniversite daire başkanları yeter artık makam tazminatı alsın diyordunuz, hani nerede? Masada işçi memur edebiyatı yapıyordunuz, güvenlik görevlisi diyordunuz, ilk gözden çıkardığınız da koruma güvenlik görevlileri oldu! Nerede koruma güvenlik memurlarının sorunları? Değerli kamuoyu; buradansoralım, 18 gündür çay kahve içmenin dışında masada ne konuşuldu, hangi sorunda uzlaşıldı, amaç çay kahve sohbeti mi? sadece çay kahve muhabbeti için Devletimizin Bakanlığı meşgul edilmesin, gelin Sendikamızda çay da var, kahve de var”
“GÜLDÜK, EĞLENDİK, YETER”
“Güldük, eğlendik, YETER! Taban maaşa artış içermeyen, enflasyon üstü zam öngörmeyen, sözü verilip kararı alınan sorunlara çözüm üretilmeyen tüm tekliflerbizim için yok hükmündedir. Görünen itibariyle, Merkez Bankası tahminleri ile eş güdümlü teklifler gelecek, uzlaşamadık denecek, hakem heyeti denecek, hakem heyeti de son teklifi onaylayıp geçecek! Aynı senaryoyu izlemekten bıktık artık, anladık uzlaşma olmayacak? O zaman hakem heyetine de gidilmesin, kamu çalışanlarının mali ve sosyal hakları Türkiye Büyük Millet Meclisinde belirlensin diyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadelerini kullandı.




