Denizli Haber- Akran zorbalığı, çocukların okul yaşamında sıkça karşılaştığı ancak çoğu zaman göz ardı edilen bir problem.
Klinik Psikolog Hulusi Özdemir, akran zorbalığını “Bir çocuğun başka bir çocuğa fiziksel, sözel, duygusal ya da dijital yollarla tekrarlayıcı biçimde zarar vermesi” olarak tanımlıyor. Özdemir’e göre zorbalığı basit bir kavga ya da anlaşmazlıktan ayıran en önemli etken, güç dengesizliği. “Bir taraf daha güçlü, popüler ya da sosyal olarak baskın konumdadır. Bu nedenle zorbalık, tek taraflı bir güç istismarıdır.” Dedi.
Zorbalığın temelinde empati yoksunluğu ve duygusal ihtiyaçların yattığının altını çizen Uzman Klinik Psikolog Hulusi Özdemir, “Zorbalık; empati becerilerinin gelişmediği, duygusal düzenlemenin zayıf olduğu ve sınırların net çizilmediği ortamlarda görülür.” diyerek şu noktaların üzerinde durdu: “Evde saldırgan iletişim tarzlarının model alınması, okulda denetimin zayıf olması, kabul görme ya da üstünlük çabası gibi faktörler zorbalığı besleyebilir. Aslında zorbalık yapan çocuk da çoğu zaman ‘kötü’ değil, ihtiyacını yanlış bir yolla ifade eden bir çocuktur.”
EN ÇOK 7–14 YAŞ ARASINDA GÖRÜLÜYOR
Akran zorbalığı en sık ilkokul dönemi ve ergenliğin ilk yıllarında, yani 7–14 yaş aralığında ortaya çıkıyor. Bu dönemde çocukların kimlik arayışı ve sosyal hiyerarşiler belirginleşiyor. Özdemir’e göre lise yıllarında zorbalığın biçimi değişiyor. Özdemir, “Fiziksel saldırganlık yerini sosyal dışlama, dedikodu ya da siber zorbalık gibi daha örtük davranışlara bırakıyor.” İfadelerini kullandı.
Klinik Psikolog Hulusi Özdemir, zorbalıkla mücadelede yalnızca zorbalığı uğrayan çocuğu güçlendirmeye odaklanmanın yeterli olmadığını belirtiyor. Özdemir,
“Aile, çocuğun yaşadıklarını küçümsemeden dinlemeli. ‘Aldırma’ demek yerine duygusunu ifade etmesine yardımcı olunmalı ve kendisini suçlamasının önüne geçilmelidir.” dedi
Okullarda ise yalnızca mağdurların değil, tanık olan çocukların da sessiz kalmamayı öğrenmesi gerektiğini vurgulayan Özdemir,. “Öğretmenlerin gözetiminde işleyen, güvenli ve hızlı bir müdahale sistemi kurulmalı. Zorbalık yapan çocuk ise cezalandırılmak yerine, davranışın ardındaki duygusal ihtiyaçları anlaşılmalıdır.” İfadelerini kullandı.
Son olarak Özdemir, akran zorbalığının önüne geçmek için toplumsal düzeyde empati, saygı ve duygusal farkındalık gibi becerilerin erken yaşta çocuklara kazandırılmasının büyük önem taşıdığının altını çiziyor.
