Denizli Haber- Denizli’deki camilerde bu hafta Cuma hutbesinde, “Kul Hakkı Ateşten Gömlektir” başlığı altında, kul hakkının önemi ve ihlalinin ahiretteki ağır hesabı işlendi. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan hutbe, tüm camilerde imamlar tarafından cemaate okunarak, toplumsal hayatın her alanında kul hakkına riayet edilmesinin gerekliliği hatırlatıldı.
Hutbede Peygamber Efendimiz’in (s.a.s) “Gerçek müflis” hadisinden yola çıkılarak, dünyada namaz, oruç, zekât gibi ibadetlerle gelen bir kimsenin; eğer başkalarına hakaret etmiş, iftira atmış, malını yemiş, canına kast etmiş veya şiddet uygulamışsa, bütün iyiliklerinin hak sahiplerine aktarılacağı, yetmediğinde ise onların günahlarının yükleneceği ve cehennemle karşı karşıya kalacağı vurgulandı.
Hutbede öne çıkan uyarılar
Cana kast: Bir insanın canına kıymanın kul hakkı ihlallerinin en büyüğü olduğu belirtilerek, özellikle Gazze başta olmak üzere dünyada yaşanan zulümlere karşı duyarsız kalınmaması gerektiği ifade edildi.
Miras hakkı: Allah’ın belirlediği miras ölçülerinin değiştirilmesinin ilahi adalete aykırı olduğu, kız çocuklarının mirastan mahrum bırakılmasının veya haklarına razı olmamalarının kul hakkı olduğu hatırlatıldı.
İş hayatında adalet: Adam kayırmak, çalışanlar arasında adil davranmamak, işçinin ücretini eksik veya geç vermek, sigortasız çalıştırmak; işçinin ise iş saatlerine uymamak, işverenin malına zarar vermek gibi davranışların kul hakkına girdiği dile getirildi.
Ticarette dürüstlük: Ölçü ve tartıda hile, stokçuluk, karaborsacılık, tarihi geçmiş veya sağlığa zararlı ürün satışı, müşteriyi aldatmak gibi eylemlerin kul hakkı olduğu belirtildi. Peygamber Efendimiz’in (s.a.s) “Bizi aldatan bizden değildir” hadisi hatırlatıldı.
Gündelik hayatta kul hakkı: Ortak kullanım alanlarını işgal etmek, sosyal medyada iftira atmak, insanların onurunu zedeleyecek yalan haberler paylaşmak gibi eylemlerden uzak durulması gerektiği vurgulandı.
“Helalle yetinin, harama tevessül etmeyin”
Hutbenin sonunda Müslümanların, aile hayatından ticarete kadar her alanda helalleşmeyi esas alması, başkalarının malına, canına ve onuruna göz dikmemesi gerektiği ifade edildi. Kul hakkı bilincinin ailede başladığı, güçlü bir eğitim ve manevi bilinçle kökleştiği dile getirilerek, kul hakkının mahşerin en ağır hesabı olduğu uyarısı yapıldı.
Hutbe, Bakara Suresi’nin 281. ayetiyle tamamlandı: “Öyle bir günden sakının ki, o gün hepiniz Allah’a döndürüleceksiniz. Sonra herkese kazandığı amellerin karşılığı tastamam verilecek ve onlara asla haksızlık yapılmayacaktır”
