Denizli doğasının sıkı takipçisi mantar avcısı Mükremin Kaya, ilkbaharın en kıymetli doğa hazinelerinden biri olan kuzugöbeği mantarının peşine düştü. Doğayla iç içe yaşamayı ilke edinen Kaya, bu yıl da kuzugöbeği sezonunu heyecanla karşıladı.
Her yıl sabırsızlıkla beklenen kuzugöbeği mevsimi, Mükremin Kaya’nın deyimiyle adeta “doğanın gizli hazinesini sunan bir mucize”ye dönüştü. “Kuzugöbeği bahçesi bulmak büyük şans,” diyen Kaya, sabırla ve doğru zamanda yapılan arayışların doğanın cömertliğiyle karşılık bulduğunu ifade etti.
Kuzugöbeği Nerede ve Ne Zaman Çıkar?
Kuzugöbeği mantarı (Morchella spp.), Şubat’tan Haziran’a kadar olan dönemde, özellikle yağmur sonrası ve hava sıcaklıklarının 10-15°C aralığına ulaştığı zamanlarda toprak yüzüne çıkıyor. Denizli’nin Tavas, Beyağaç, Kale ve Çameli gibi ormanlık ve yüksek rakımlı bölgelerinde sıkça rastlanan kuzugöbeği, 100 ile 2000 metre rakım arasında; humuslu, kireçli ya da yangın görmüş toprakları tercih ediyor. Meşe, ıhlamur, kayın ve kızılçam ağaçlarının çevresi en verimli alanlar olarak öne çıkıyor.
Mükremin Kaya’dan Mantar Avcılarına Altın Değerinde Tüyolar
Deneyimli mantar avcısı Mükremin Kaya, kuzugöbeği arayışına çıkanlara şu önerilerde bulunuyor:
-
Yanmış orman alanlarına dikkat edin: Orman yangını sonrası yeniden canlanan topraklar, kuzugöbeği için verimli alanlar olabilir.
-
Yağmur sonrası doğaya çıkın: Yağmurlu günlerin ardından yapılan keşifler genellikle başarılı sonuçlar veriyor.
-
Ağaç çeşitliliğini göz önünde bulundurun: Meşe, kestane, çam ve ardıç gibi ağaçların altı mantar açısından zengin olabilir.
Kilosu 1500 TL’den Satılıyor
Lezzeti ve besin değeriyle sofraların gözdesi olan kuzugöbeği mantarı, pazarda da yüksek fiyatlara alıcı buluyor. Denizli’de kilogramı 1500 TL’den başlayan fiyatlarla satılan bu değerli mantar, hem doğaseverlerin hem de gurme mutfakların ilgi odağı olmuş durumda.
“Doğayla Bütünleş, Saygılı Topla”
Mükremin Kaya, doğaya duyarlı mantar avcılığının önemine de dikkat çekiyor. “Bu hazinelerin sürdürülebilirliği için herkesin doğaya saygılı olması gerekiyor,” diyen Kaya, kuzugöbeği toplamanın yalnızca bir hobi değil, aynı zamanda doğayla kurulan özel bir bağ olduğunu vurguluyor.