EKOPOLİTİK- “Düşmezse düşmesin yakamızdan ölüm/ Bizim de üstümüze güneş doğacak gülüm/ Gülüşüne bir kurşun sıksa da ölüm/ Unutma ki, umuda kurşun işlemez gülüm…” (Nazım Hikmet Ran)
SON VEDA İLE GELEN BİR MERHABA!
Geçtiğimiz Salı’yı Çarşamba’ya bağlayan gün acı bir haber aldık ve hiç beklemediğimiz bir kayıpla sarsıldık. Arkadaşımız, dostumuz, meslektaşımız Havva Alp İspanya gezisi sırasında Madrid’de geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayata veda etti. Bu haberi aldığımızdan itibaren kafamın içi ölüme dair sözler, şiirler ve görüntülerle dolmuştu. Ölüme ve vedalara en çok şiir yakışır, dedim ve yazıma işte o yüzden Nazım Usta’nın o ünlü şiiri ile başladım. Şiirlerle de devam ettim. (Tabii ki uzun süredir görüşemediğimiz Havva arkadaşımıza mezarının başında merhaba, demeden de edemedim)

“ÖLÜM, ADIN KALLEŞ OLSUN!”
“Hoş geldin ölüm, buyur otur/ Saklımız kalmadı, dök eteklerinden taşları/ Ben bir rüzgarım, özgürlük rüzgarı/ Bir yürekten bir yüreğe, taşırım umutları…” (Nevzat Çelik)
Bilinen bir anekdot; Biz O’na “Havva Hanım, Havva Abla, Beyaz Kadın” ve “Havva-Seval-Meral’den” oluşan en yakın arkadaş grubuna da “Trio Teşkilat veya Altın Kızlar” derdik. Son dönemde de saçlarını boyamayı bırakmış ve tam anlamıyla bir “beyaz kadın” olmuştu zaten.

“Bir Havva Hanım vardı dost-arkadaş bağında/ Kavga, tartışma yoktu kıyısında, yanında/ Hep kardeşlik ve uzlaşı yazardı onun kitabında./ Şimdi ne kadar dost varsa arkasında /ne kadar gül varsa kendi eliyle diktiği toprağında/ yanar yanar ağlaşır cümlesi, çoban ateşi hatırasında…/ O’ öteki beriki demezdi, kendisi için bir şey istemezdi, yatak ölümü beklemezdi./ Gitti vadesiz, en iyimiz ve en düşüncelimizken/ Yumuşak huyluyken, güzelken, ince ruhluyken../ Gün geldi gitti, apansız ve zamansız/ Hiç yakışmadı sana bu gidiş/ hoşcakal sevgili Havva arkadaşımız…” (Enver Gökçe’nin “Ölüm Adın Kalleş Olsun!” şiirinden uyarlama)

SON YOLCULUĞUNA DOSTLARIN ARASINDA UĞURLANDI!
Denizli’de basın dünyasının ve hatta medya destekçilerinin sevilen, ismi Havva Alp son yolculuğuna yine sevenleri tarafından kalabalık bir katılımla uğurlandı. Denizli medyasının ‘Havva Abla’sının cenazesi Baklan’daki evine getirilerek burada helallik alındı. Denizli’de uzun yıllar DEHA TV’de görev yapan, Horoz Gazetesi’nin kurucuları arasında yer alan gazetecilik mezunu Havva Alp’i birlikte çalıştığı arkadaşları, meslektaşları ve dostları sonsuzluğa yolcu ederken, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanvekili Ali Marım, Baklan Belediye Başkanı Yusuf Gülsever, Denizli eski milletvekillerinden Mehmet Yüksektepe, Denizli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Osman Nuri Boyacı da törende hazır bulundu. Alp’i DEHA ve Horoz Medya’dan çalışma arkadaşları da son yolculuğunda yalnız bırakmadı. “Cemal Ataman, Cenk Öztürk, Metin Eltaş, Engin Ünal, Cengiz Akhisar, ben, Bülent Öztürk, Osman Nuri Boyacı, Lütfi Koçak, Seval Uysal, Meral Işıklı, Aysun Boyacı, Gülten Eltaş, Cemile Koçak, Serap Kaya, Serpil ve ismini sayamadığım çok sayıda arkadaşı ve dostu hatta İstanbul’dan çıkıp gelen Denizli Belediyesi eski basın Müdürü Nuray Hanım da” oradaydı. Havva Alp eski Baro Başkanı Adnan Demirdöğer’in ilçesine bağışladığı arazide kurulan mezarlıkta; o çok emek verdiği eşi İsmail Abi’nin (İsmail Alp) hemen yanında toprağa verildi. Havva Alp’in Baklan’lı bir akrabası ve komşusunun gözyaşları arasında, “Ah kızım, çok zamansız gittin. Toprağı çok severdi, hep toprakla uğraşırdı. Şimdi çok sevdiği toprağa kavuştu” sözleri adeta yüreğimizi dağladı. Havva Alp’in Oğlu Özgür Alp, kız kardeşi Kezban Güzel ve ailesi tek tek baş sağlığı dileklerini ve taziyeleri kabul etti.

“NE YAPTIN BE GÜLÜM, SANA HİÇ YAKIŞMADI BU ÖLÜM!”
Sana gitmek de yakışırdı kalmak da. Gitsen bilirdik ki elbet geleceksin, kalsan bilirdik ki yine gideceksin. Ama şimdi ölümü koydun önümüze. Hem de ne ölüm, öyle aniden, apansız ve umarsız bir ölüm. Nazım Usta’nın deyişiyle; “Ne yaptın be gülüm, sana hiç yakışmadı bu ölüm!”

Işıklar içinde uyu, ruhun şad olsun…
