Yaşadığınız ama pek bilmediğiniz şehirler vardır. Her gün işe giderken yanından geçtiğiniz tarihi bir yapı, çocukluğunuzdan beri tanıdığınız bir dağ, bir şelale. Bunların hepsi sizin için sıradan şeyler. Sonra biri gelip size güzelliği gösteriyor ve kendi kendinize "Bunu nasıl görmemişim?" diyorsunuz. Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin gençler için yeni turizm projesiyle tam da bunu yaptığını düşünüyorum.

Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı ve Kent Konseyi Gençlik Meclisi'nin çabalarıyla geçen hafta, seçilmiş bir grup genç öğrencinin şehirlerini gezdiği bir program düzenlendi. Laodikeia Antik Kenti'nden başlayıp, Çal Kısık Kanyonu ve Apollon Lairbenos Tapınağı gibi yerlerden geçerek Kaklık Mağarası'nda son bulan gezide, Güney Şelaleleri'nin soğuğunu hissettiler, Tripolis şehrindeki tarihi dokulara dokundular ve ruhları Buldan'ın tarih kokan sokaklarında süzüldü.

Bu tur gezilerin amacı, gençlerin farklı kültürleri görmesi açısından çok kıymetli. Çünkü bazen memleketinizdeki değerli şeyleri takdir etmek için dışarıdan birinin gözünden görmeniz gerekir; tüm hayatınızı orada geçirmiş olsanız bile. Bu gençler sadece şehirlerinin bazı kısımlarıyla yeniden bağ kurmakla kalmadılar; kendilerini, atalarını, geçmişlerini, tarihlerini, kültürlerini yeniden keşfettiler.

Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu da “Bu kentte olup kenti tanımayan gençlere Denizli’yi gezdirmek istiyoruz,” demiş. Ne kadar doğru bir cümle… Çünkü tanımadığımız şeyin değerini de bilemiyoruz. Gençler bu yerleri gezdikçe, hem tarihine hem doğasına başka bir gözle bakacak. Belki de memleketlerine döndüklerinde Denizli’nin adını onlar duyuracak.

Kısacası, bu proje sadece bir gezi etkinliği değil aynı zamanda çok güzel bir farkındalık hareketi olmuş.